5 Kasım 2014 Çarşamba

Paçanga Böreği

paçanga,börek



Paçanga böreğini çok severim ve misavir davetlerimde mutlaka menüme eklerim. Ben kayınvalidem usulü yapmayı tercih ediyorum böylesi daha lezzetli oluyor, kaşar peyniri yerine dil peyniri tercih ediyoruz.


Malzemeler

3 adet günlük taze yufka
1 paket dil peyniri
12 dilim pastırma (çemeni ayıklanmış)
5-6 adet sivri biber veya çarliston biber
1 adet büyük boy domates
Kızartmak için 1 su bardağı kadar sıvı yağı.


Hazırlanışı

Yufkaları dört eşit parçaya bölüyoruz. Büyük üçgen olacak şekilde.
Dil peynirini ince ve uzun şerit halinde dilimliyoruz.
Biberlerin çekirdeklerini temizleyip küçük küçük doğrayalım.
Domatesin kabuğunu soyup aynı şekilde küçük küpler halinde keselim.
Bir tavaya 1 yemek kaşığı sıvı yağ koyalım, domates ve biberleri bir dakika kadar çevirip ocaktan alalım ve soğumaya bırakalım.

Yufkanın geniş tarafının üç parmak kadar aşağısına sırayla bir dilim dil peynirini, bir dilim pastırmayı, soğumuş biber ve suyu süzülüş domates koyup sarıyoruz. Yufkanın ucunu hafif su ile ıslatıp yapıştıralım ki kızarırken açılmasın.

Böreğinizin yağ çekmemesi için yağ kızgın olduktan sonra böreğinizi kızartın. Aksi halde çok fazla yağ emecektir. Her iki tarafını kızartıp havlu kağıt üzerine çıkartın. Sıcakken servis edin. 

Afiyet olsun...


3 Kasım 2014 Pazartesi

Siyah Kuğu

film,sinema,fragman,kuğu

Çok ama çok etkileyici bir film, filmde mutlu son olsun isterdim ama yapacak bir şey yok:)
mutlaka izlemenizi öneririm...

2 Kasım 2014 Pazar

Bir Umut Var mı? Çabamız...

YAŞAM,HİKAYE,SAĞLIK,ANI

Tekrar merhaba, sizlere Doktor söylerse inanır mısın? başlıklı bir önce ki yazımda görme kaybı rahatsızlığımla ilgili başımdan geçen acı gerçekleri yansıtmıştım, yaşadıklarımı burada yazıya dökmek pek kolay olmuyor çünkü o anları tekrar yaşıyorum ama sizlerle paylaşmaya değeceğine inanıyorum.

Bir önce ki yazımın devamı olarakbu yazımda sizlere bir umut var mı? Çabamızdan bahsedeceğim…

Aslında benim için her şey bitmişti ve artık yapacak bir şey yoktu,  doktorun bana söylediği acı gerçekler hala kulaklarımda çınlıyordu, zaman durmuştu, benim için saatler dakikalar ilerlemiyorduL

Eşim bana rağmen çok ciddi ve kararlı bir şekilde mutlaka yapacak bir şey olmalı düşüncesiyle internette uzman doktor ve tedavi olasılığını araştırmaya başladı, ben umutsuzca umut bekledim çünkü eşime inanıyordum…

Sonunda bir isme ulaştı bu kişi özel bir hastanenin Pröfösörüymüş ve basında da sıkça yer almış, kander tedavisinde kullanılan bir ilacı göze enjekte ediyormuş. Eşim: - Canım Bu doktora randevu alalım baksın belki bu iğneler sende de etkili olabilecek bir tedavi şeklidir, neden olmasın. O anda - evet neden olmasın, beklide eşim haklı diye düşündüm ve hemen randevu aldık.

Doktora gideceğimiz gün ben çok heyecanlanmıştım ve de korkuyordum, içimi ya olmazsa korkusu kabus gibi sarmaya başlamıştı, hastaneye vardık, doktorla görüşme öncesi tüm tetkikler yapıldı, göz anjiyosu da çekildi, doktorun odasına geçtiğimizde tetkiklerim doktorun eline ulaşmıştı bile.

Doktor – Evet, iğneleri deneyeceğiz, her bir göze 3 kür yapılacak 1,5 ayda 1 yapılacak ve sonrasında tetkikler tekrar yapılıp son durum kontrol edilecek.

O anda eşimle ben o kadar çok mutlu olduk ki sevinçten gözlerimiz doldu, iğnelerin görme kaybımın ilerlemesini durduracağını hatta geriletebileceğini öğrenince mutluluğumuz tarif edilemez boyuta ulaştı.

İğneler için randevu alındı ve o gün geldi, iğneler yapılmadan önce bir imza istediler benden, bir sorun çıkma durumunda sorumluluk almak istemedikleri için. İğnelere dayanmak çok zordu ve her iğneden sonra göz tansiyonum yükseliyordu, acıyı azaltmak için uyguladıkları göz damlaları hiç etki etmiyordu. Eşimin varlığı güç veriyordu bana ama yine de Tanrım neden bu yaşta bunlar başıma geliyor demekten de kendimi alamıyordum, beni ayakta tutan düzelecek umuduydu…

Sonunda tüm iğneler yapıldı ve biz tetkiklerin tekrar yenilenip son durumuma bakılabilmesi için randevu aldık. Tetkikler yapıldı ve biz doktorun odasındaydık.

Doktor tetkik sonuçlarıma baktı ve – kötü değil ilerleme olmamış bunedenle iğneleri denemeye devam edeceğiz dedi. Bunları söylerken gözlerini benden kaçırdığını yüzüme bakmadığını görünce içimi tuhaf bir his kapladı, doktor asistanından yeni iğneler için tekrar randevu almamızı istedi. Biz üzülmüştük ama başka çaremiz yok diye düşündük. Her bir iğne 1.200 TL değerindeydi.

Biz asistanın odasına geçtik, ben görme oranımın yüzde 40 olduğunu bildiğim için asistana yeni tetkiklerde görme oranımın ne olduğunu sordum, asistan yüzde 30 deyince biz şok geçirdik, asistan durumu anlayınca lafı ağzında eveleyip gevelemeye başladı…

Bu nasıl olur iğneler bende işe yaramadığı gibi görmemi yüzde 10 daha azaltmış ve doktor bu sonucu göre göre bizden saklayıp kazanç uğruna tekrar bana iğne yapma çabası içine girmiştir.

Biz randevu almadan hastaneden ayrıldık, ikimizde durumumdan faydalanmaya çalışan bu umut tacirinden hesap soralım diye düşündük sonrada vazgeçtik ve onu Tanrıya havale ettik, kendi durumumuz bize yeterince travma yaşatıyordu çünkü…

Evet içimizde yeşeren umutlar solmuştu ve daha evleneli bir ay olmuştu eşimi üzgün görmeye dayanamıyordum.

Bir sonra ki yazımda yine yaşadığım süreçten bahsedeceğim, çok iyi iki uzman doktordan da bahsedeceğim hatta isimlerini  de paylaşacağım sizlerle.

Sizlere tavsiyem ne yaşarsanız yaşayın her zaman şükredin ve mutlu olmaya çalışın çünkü hayat kısa…




Set Kebap - Levent

restoran,mangal,mekan,yemek

Set Kebapta geçmişte bir dönem halkla ilişkiler uzmanlığı yapmıştım bu nedenle mekanı,çalışanlarını ve mutfağını iyi bilen biri olarak söz sahibi görüyorum kendimi....

kebap,restoran,mekan,mangal

Set Kebap bugüne kadar kalitesinden, yemeklerinin lezzetinden ve çalışanlarının düzeninden hiç ödün vermemiştir, oldukça nezih bir mekan mutfağı her daim hijyeniktir malzemeler özenle seçilir, mekan yenilendikten sonra daha da güzelleşti, menüde bulunan her tat kendi adına tam puan alabilecek lezzettedir, ailecek gidilebilir,organizasyonda yapılabilir, ücret emsallerine göre aynı düzeydedir, gitmenizi tavsiye ederim. puanım 10/9



31 Ekim 2014 Cuma

Khavidz Tarifi


Ermeni mutfağının bayram tatlılarından biri...

Malzemeler

125 gr. tereyağı 
1 kg. süt 
8 çorba kaşığı un 
8 çorba kaşığı şeker 
1 tatlı kaşığı vanilya 
1 çorba kaşığı irmik. 

Yapılışı


Derin bir tencerede sütü, şekeri ve vanilyayı birlikte kaynatın. çok kısık ateşte, unun rengini koyulaştırmadan 20 dakika kavurun.


Kaynamış sütü azar azar dökerek una yedirin. Karışımın boza kıvamına gelmesine dikkat edin.

Fırına girebilecek bir kabı yağlayıp irmik serpiştirin,hamurunu ksbs dökün ve fırına verin üstü nar gibi kızarana kadar pişirin.

Piştikten sonra ters çevirin ve servis yapın. Servis sırasında üzerine tarçın ekebilirsiniz. 

Afiyet Olsun :)




29 Ekim 2014 Çarşamba

Midye Dolması

Midye Dolması, Ermeni Usulü

Midye Dolması yapımı biraz meşakkatlidir ama tadına da doyum olmaz :)

Malzemeler:
2 su bardağı pirinç ( her midye için 1 tatlı kaşığı pirinç hesaplayınız. İç malzemesini yine midye sayısına göre hesaplayın.)

1 su bardağı zeytinyağı

4 orta boy soğan
1 çorba kaşığı çam fıstığı
2 çorba kaşığı kuş üzümü
Yarım demet dereotu
2 çay kaşığı kuru nane
2 çay kaşığı tuz
limon
1 çay kaşığı tarçın, yenibahar, şeker


İç malzemenin hazırlanışı:
1- Soğan rendelenir, dereotu sapları ince doğranır. Fıstıkla beraber zeytinyağı ile hafif pembe kavrulur.
2- Ayıklanıp yıkanmış pirinç katılıp birkaç kere çevrilir.
3- İki bardak sıcak su konup orta ateşte suyunu çekinceye

kadar pişirilir. 10- 15 dakika kapak kapalı olarak buharı ile demlendirilir.

4- İnce kıyılmış dereotu, nane, temizlenmiş üzüm, tarçın, yenibahar, karabiber, tuz, şeker, limon suyu konup karıştırılır.
5- Hazırlanan sebzelere doldurulur veya sarılır. Tencereye dizilip 2 bardak sıcak su konur. Orta ateşte suyunu çekinceye kadar pişirilir. Üzerine yarım kahve fincanı zeytinyağı gezdirilir.
6- Soğuyuncaya kadar kapak aralık tutulur (kurumaması ve parlak olması için).
7- Tabağa dizilip, limon dilimleri ve maydanoz yaprakları ile süslenir.




Midyelerin hazırlanışı:


1- 30- 35 tane büyük ve siyah midyeye bir avuç tuz atılıp 1- 2 saat bırakılır. Sonra bıçakla kazınarak yıkanır.
2- Midyelerin düz taraflarına bıçak sokularak ikiye açılır. İçindeki tüyler kesilip iyice yıkanır.
3- Hazırlanan zeytinyağlı dolma içi midyelere sıkıca doldurulup tekrar kapatılır.
4- Tencereye yerleştirilip ölçülü suyu konur (2 su bardağı). Üzerine madeni bir tabak kapatılır. Sonra da tencerenin kapağı örtülerek orta ateşte pişirilir.
5- Suyunu tamamen çekince 5- 10 dakika daha ateşte tutulur.
6- Pişince soğumaya bıralırı.
7 -limon dilimleri ile tabağa yerleştirilir.
Afiyet olsun.

27 Ekim 2014 Pazartesi

Otel Pansilvanya

film,sinema,animasyon,öneri

Animasyon fil izlemeyi seviyorsanız işte size keyifle izleyeceğiniz bir film, eşim ve ben çok beğendik ve benim hitlerim arasında Otel Pansilvanya. 

Otel Transilvanya
Otel Transilvanya Orijinal Fragman
Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...